Şehir merkezinden uzaklaştıkça kıvrımlı yollar bizi mavi umut yolculuğundaki heyecanı gösterir gibiydi. Dünyanın tek sodalı gölü Van Denizi’ne yolculuğun heyecanıydı bu. Menzilimiz Tuşba Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü sevgili Şahabettin Akkuş’un davetlisi olarak varmaya çalıştığımız mavi bayraklı plajdı.
Alaköy yoluna girdikten sonra tabelalar bizi mavi bayraklı plaja yönlendiriyordu. Mollakasım mahallesine geldiğimizde ise bizi yeni asfatlanmış yollar karşılıyordu. Serkan abinin gayet dikkatli olarak kullandığı minibüsteki, güzel ve bol sohbetli kısa bir seyahatin ardından plaja varmıştık. Şüphesiz ki sevgili eşimin (Vanlı Yıldız Hoca) yanımda olması yolculuğumu daha da ihtişamlı kılmıştı.
Van’ın gurur veren mekanlarından birindeydik. Artık Van Denizi kenarında halk plajı yok cümlesini kurmayacak olmanın mutluluğu vardı içimizde. Çünkü Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe, Van’a uluslararası geçerliliği olan mavi bayraklı bir plaj kazandırmıştı.
Hafta içi olmasına rağmen boş bir kamelya dahi yoktu. Vatandaşların büyük bir ilgisini gördüm. Kendine özgü maviliği ile hayran bıraktıran Van denizinde yüzenler, sahilde şezlonglarda uzananlar, yakamozu izleyenler, oradan oraya koşturan çocuklar, top oynayanlar…
Dünya güzeli Van denizine karşı hazırladığımız, karpuz, Van otlu peyniri ve lavaş ekmeğinin tadına doyum olmadı. Hem Van denizinin verdiği huzur ve ferahlığa hem de soframıza doymak bilmedik desek yeridir. Özellikle de Mollakasım muhtarı Nahit abinin o yanık sesini dinlemek mükemmeldi.
Bu güzellikleri yaşamak isteyenler, yer bulmak için sabahın beşinde plaja geliyor. Ancak üzücü olan insanımızın plajı ve piknik alanını temiz kullanmaması. Görevliler her gün sahili ve çevreyi temizliyor.
Mavi bayraklı plajda bir takım hazırlıklar devam ediyor. Kafeteryası, restaurantı ve benzeri sosyal alanlar da hizmete girecek.
Van denizi çevresinde insanların rahatlıkla yüzebileceği ve piknik yapabileceği, bu tür plajların sayısının arttırılması gerekiyor.
Yılmaz Tekin
