Haber-Fotoğraf: Berfin Bahçeci
İnşaat Mühendisleri Odası Van Şubesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle basın açıklaması yaptı. Bir kafede kadın basın mensupları bir araya gelen kadın inşaat mühendisleri, sürpriz bir kutlama yaptı. Kadın basın mensuplarına çeşitli hediyeler verildi.
İşte yapılan açıklama:
“1857’nin 8 Mart’ında New York’ta on binlerce emekçi kadının direnişi ile başlayan, adalet ve eşit şartlarda yaşamın simgesi olan emekçi kadınlar, o gün çıkan yangında hunharca katledilmişlerdi. 1910 yılında toplanan 2. Ulusal Kadın Konferansında 8 Mart ‘’Dünya Emekçi Kadınlar Günü’’ olarak kabul edilmiştir. Bu kabul üzerine her yıl 8 Mart, kadının zulme karşı başkaldırı ve direniş günü olmuştur. Aynı zamanda 8 Mart, dünyanın neresinde olursa olsun kadınlara uygulanan sömürüye, ayrımcılığa, baskıya karşı yürütülen, kadın haklarının kazanılmasında verilen direnişin simgeleştiği bir mücadele günü olmuştur.
Yüzyıllar öncesinde başlayan, her türlü baskıya, şiddete ve ayrımcılığa karşı bu mücadele, bugün daha da büyüyerek hala devam etmektedir, çünkü bugün tüm dünyanın belki de en önemli sorunlarından bir tanesi, halen kadınların toplumsal alanda ikincilleştirilmesi, dışlanması ve şiddete uğramasıdır. Bir diğer konu ise iş gücü içerisinde kadınların yer alamamasıdır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yaşandığı ülkemizde ise tablo daha da vahimdir. Zira ev içerisinde sokak ortasına kadar, abiden, babaya, eş ve oğula varıncaya dek kadına yönelik bir saldırı ve şiddet anlayışı egemen kılınmaya çalışılmaktadır. İş yaşamında ise, kadınlar düşük ücretle çalıştırıldığı yetmiyor gibi daha geri plandaki görevlere getirilerek buralarda ise patron, şef, usta bası gibi, üstlerinin ya da iş arkadaşlarının tacizlerine maruz kalmaktalar. İstihdamda bile kadının liyakatı seksipalitesi üzerine değerlendirilmektedir.
Kadına yönelik şiddet yaşamın tüm alanlarında yaygın olarak sürmektedir. buna karşın kolluk kuvvetleri ve yargı işlevsiz bırakılarak adeta şiddetin artması için teşvik politikaları üretiliyor, her güne bir kadın katliamı sığdırılarak durumu sıradanlaştırıp ve normalleştirmeye çalışıyorlar. Kadının isyan çığlıklarına karşın ise yargı bütün marifetini göstererek en ufak bir tepki ya da isyan durumunu çok şiddetli bir şekilde cezalandırabilmektedir. Kadının gün be gün toplumda şiddet yoluyla izole etmeye çalışan bu sistemin adı bir bütün olarak cinsiyet jenositidir.
Başta kadın meslektaşlarımız olmak üzere her türlü zulme saldırıya ve tacize karşı kadın direnişinin yanında olduğumuzu ve kadın mücadelesini sahiplendiğimizi belirterek direnişlerin zaferle ve mutlak kadın egemneliği ile sonuçlanması umuduyla yaşasın 8 mart kadın direnişi, biji berxwedana jınan diyoruz…”
Jenosit, soykırım anlamına geliyor.