Askerlikten sonra köy hizmetlerine girdi ama yüreği hep sanattaydı. Diyarbakır, Van, Bitlis, Hakkari derken yeniden Van’a döndü. Aslında Van’da özüne döndü. Çünkü o bir ressam, fotoğraf sanatçısı, kilim ve kök boya uzmanıydı. Sanatını konuşturdu harika resimler yaptı, fotoğrafları Türkiye geneli ödüller aldı, kilim ve kök boya sanatında adını duyurdu. İşte size Diyarbakır’ın Lice ilçesinden başlayıp Van’da serüvenine devam eden Enver Özkahraman üstadın, kısa hikayesi…
Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 1942 yılında dünyaya geldi. İlk ve ortaokulu Lice’de bitirdi. Liseyi yatılı olarak Erzurum Lisesi'nde okudu. Askerlikten sonra Diyarbakır Köy Hizmetleri’ne teknik ressam olarak işe girdi ve aynı kurumdan emekli oldu. Van’dan evli olan Özkahraman’ın dört çocuğu var. Çocukları da tıpkı babaları gibi sanata yöneldi. Ender Özkahraman ünlü bir karikatürist. Kızları ise resim ve müzik öğretmeni.
Serüven başlıyor
“Askerlikten sonra Diyarbakır Köy Hizmetleri’nde işe girdim. O zaman ismi İçme Suları Bölge Müdürlüğü olan teşkilat büyüme kararı aldı. Van ve Urfa bölge müdürlükleri kuruldu. Kurada bana Van çıktı ve Van’a geldim. 14 kontrol amirliğinin bulunduğu Hakkari, Bitlis ve Muş, Van’a bağlandı.”
Selim Soydan’ın binası
“Maraş Caddesi’ndeki Selim Soydan binasında çok uzun yıllar çalıştık. Sonra Edremit yolunda Yol, Su, Elektrik (YSE) için arsa alındı. Genç çalışan olarak o ağaçları biz diktik.”
YSE için dağ başında deniliyordu
“O zamanlar Vanlılar YSE yerine dağ başı diyorlardı. YSE için dağ başına mı gidiyorsun denilirdi. Minibüs otobüs yoktu, servis aracını kaçırdın mı o gün işe gidemiyordunuz. O zamanlar kurumda Bitlis’in ağırlığı vardı. Bize Van’da nefes aldırmadılar.”
Sürgün yeri Hakkari’ye eğitti
“İki yaz boyunca eşimden ayrı kaldım ve Bitlis’te çalıştım. O zamanlar Hakkari sürgün yeriydi ama ben isteyerek gittim. Hakkari'de 30 yıl kaldım ve köy hizmetlerinde çalıştım. İsteyerek gittim ama istemeyerek oradan ayrıldım.”
“Güzel şeyler yaptım”
“Emekli olduktan sonra Van’a geldim ve yaklaşık 13 yıldır Van'dayım. Van'da uzun yıllar güzel şeyler yaptım. Ailece çok güzel satranç oynamayı biliriz.”
Ressamlığını konuşturdu…
“Daha ilkokula gitmeden önce duvarlara resim çiziyormuşum. Öyle ki bunun için dayak yediğimi hatırlıyorum. Resim, tabela ve reklam işi yaptım. Bugünkü gibi makine ile değil yeteneğe bağlı olarak el emeği ile yapıyorduk. Birkaç kelimelik işyeri isminin yanına resimler çizerek çok güzel tabelalar yapıyordum. Tabelalar için çok harika görseller hazırlıyordum. Küçüklükten beri güzel resim yaparım veyahut da güzel resim yaptığımı söylerler.”
FOTOĞRAFIN ENVER ÖZKAHRAMAN’I
Enver Perihanoğlu’ndan bir makine aldım
Ülkemde resme ve heykele bakış belli olduğundan fotoğrafa yöneldim. Van'da Enver Perihanoğlu’nun dükkanından 130 liraya bir fotoğraf makinesi aldım.”
Mutfağın bir kısmı karanlık oda oldu
“Hanımım ile birlikte mutfağı paylaştık. Hanımımın işi bitince mutfağın bir kısmını karanlık oda yapıyordum ve fotoğrafları çıkarıyordum.
Türkiye geneli ödüller aldı
“Fotoğrafta, Türkiye'de bir yerlere kadar geldik. Ünlülerle birlikte sergiler açtım. Türkiye geneli ödüller aldım. Eğer fotoğraf olmasaydı çocuklarımı biraz zor okuturdum. Çünkü ülkemdeki bir memurun bir işçinin aylık geliri ortadadır.”
Kartpostal, takvim, yeni yıl…
“O yıllar takvimler ve kartpostallar revaçtaydı. Her kurum, her banka yılbaşı geldi mi takvim hazırlama yarışına girerdi. Bize de teklifler geliyordu, fotoğraf satın alıyorlardı. Bir bayram geldiği zaman milyonlarca kartpostal satılıyordu. Kartpostalcılar bizi arayıp buluyordu, biz onları buluyorduk. Anadolu yaşantısı kartpostallarında en önde olanlardan biriyim. 500'e yakın fotoğrafım kartpostal oldu, çok sayıda takvimlerde yer aldı.
Kilim ve kök boya uzmanlığı
“Köylere gidip gelince yaşlı kadınlardan örf ve adetlerini öğrendim. Köylü kadınlardan kilimi ve kök boyayı öğrendim. Hakkari Van kilimleri isimli kitabım var.”
Önünde iki şehir vardı ya Şanlıurfa’ya ya da Van’a çıkacaktı kura. Çekti ve kura Van’a çıktı.