Ekibin en küçük ustası
iken duvarlardaki figürlere merak sardı ve taş oyma sanatına başladı.
Şimdilerde reklam ve
tabela işleri yapan Cafer Çelik, bir zamanlar inşaatlarda ameleydi. Ardından
soğuk demir, kalıp ve duvar ustalığı yaptı. İşte Cafer ustanın taş oyma
sanatına giden yolun kısa hikayesi.
İnandı, yaşadı ve başardı
Her ustanın bir üstadı
vardı elbette onun da özendiği üstatlar oldu ama bu işi yapmak için kendilerinden
hiçbir zaman destek görmedi. Bunun yolu yöntemi nedir? diye her sorduğunda, “İşi
oldukça zor, olmaz, uğraştırıcı ve gereksiz” cevabını aldı. Elbette
söyledikleri pek de etkilemedi onu. Zaten bir farklılık peşindeydi. Haliyle zor
da ona cazip geliyordu, imkansızlık da. İnandı, gördü, yaşadı ve başardı.
Ekibin en küçük ustasıydı
20’ye yakın bir usta
grubunun içinde bir ustaydı. Hepsi de ondan büyüktü ve hepsi de daha görkemli
duruyordu. Onların içinde görünebilmesi için onlar kadar eski olmalıydı. Ne
mümkündü zamanı geri getirebilmek ve ne mümkündü zamanı durdurabilmek. Bu
yüzden onlar hep ondan büyük ve görkemli görüneceklerdi ama sadece fiziki
olarak..!
Farklılığını ortaya koydu
Yapabileceği tek bir
eylem onların fiziğini saf dışı bırakıp onu bir tık öteye götürebilirdi. Derken
çok hızlı bir usta olmaya karar verdi. Hızlıydı, bu yüzden de fark ediliyordu
artık. Eski ustalardan daha önce işini bitiriyordu. Farklılığını ortaya koymuştu
ancak bununla yetinmedi.
Taş oymacılığı ile tanıştı
Daha önce görmüştü duvarların
üzerindeki figürleri. Ekibin içinde bu figürleri yapabilen yoktu. Bu şekilde
farklı olabileceğine inandı ve bir yıl içinde figürleri yapmayı başardı. Fiziki
olarak ekibin en küçük ama en farklı ustası olmuştu.
Güle koşarken papatyayı ezmemek!
Cafer usta diyor ki: “Kiminin usta olması uzun zamanlar alırken kiminin de kısa zamanda netleşir. Aslında usta olmak sadece birkaç çivi çakabilmek veya taşa şekil verebilmek değildir. Ustalık aslında bir işi yaparken başka bir işi bozmama sanatıdır. Tabiri caizse güle koşarken papatyayı ezmemektir. Evet ben bir ustayım…”
Daha 19 yaşındayken taş
oymacılığına başladı. Van kedisi, Van balığı gibi yerel değerlerin yanı sıra
taş üzerine çeşitli figürleri yapıyor.