Herkese merhaba arkadaşlar…
Umarım hepiniz güzel günler geçiriyorsunuzdur ama galiba biraz üşüyorsunuz, malum havalar soğudu. Kış geldi, kalın giyinmeliyiz.
Bu yazımda sizlere çocuk haklarından bahsedeceğim. Biz çocuklar ne de olsa geleceğin yetişkinleriyiz. Bizim için de herhalde bir gün olacak.
Bizler iyi yetiştirilmeli ve sevgi görmeliyiz. Sakın ola ki çocuğunuza bir hakaret etmeyin. Çünkü biz çocuklar sözleri hakaretleri ve anılarımızı çok iyi hatırlarız. Yani siz bir çocuğa bir söz verdiğinizde veya bir hakaret ettiğinizde o kelimeler onun aklına kazınır. Anılar da kalbine kazınır.
Demek istediğim bir çocuğun kalbini mümkün oldukça kırmayın. Sözlerinizi tutun hatta kırmak yerine onları yerli yersiz mutlu edin. Durumu iyi olmayan çocuklara giysi, kalem, kitap ve bunun gibi yardımlarda bulunun.
Ha eğer ben içimden gelmedikçe yapamıyorum diyorsanız elinizi bir kalbinize koyun ve düşünün. Senin yediklerini içtiklerini, giydiklerini yapıp ettiklerini yapamayanlar var ama çok kötü diye düşünmez misin?
Hala olmuyorsa içimden gelmiyor diyorsan kendini onların yerine koy. O çocukların yemeye, içmeye, giymeye en önemlisi de okumaya ihtiyaçları var. Bu yüzden elimizden geldiğince çocuklara yardım etmeliyiz ve onlara yardım ettikçe sevap kazanırız. Onlar size bin kere “Allah hayrınızı kabul etsin” der ve o çocuğun yüzündeki mutluluk dünyalara bedeldir.
Biz bunu Vanlı Amcan aracılığıyla yaptık. Komşumuzun çocuğunun kırtasiye ihtiyacı vardı. Vanlı Amcan’a söyledik o da içi kırtasiye malzemesi dolu iki okul çantası gönderdi. Biz de okuldan dönen komşumuzun çocuğuna teslim ettik.
Heyecandan üstündeki formayı bile çıkarmadan çantayı açtı. O kadar mutlu oldu ki…
İşte kısacası bir çocuğa iyilik, kötülük, hakaret, yardım ne yaparsanız yapın o çocuk onu unutmaz. Çocuklara iyilik yaparsanız siz de o gece rahat uyursunuz. Çünkü kalbiniz ne kadar zarar görürse görsün o çocuğun mutluluğu kalbinizi tamir etmeyi bilir.
Neyse haydi görüşürüz. Hoşçakalın benim güzel okurlarım…